Siyasetçi ve işletmeci Erol Satıloğlu, Gaziantep’te hizmet sektöründe yaşanan pahalılığa ve eksikliklere dikkat çekti. Satıloğlu, ‘’Bugün kale altında tarihi kır kahvesi var. Oraya giden vatandaşlar, mekânın pislikten geçilmediğini, mekânın temiz olmadığını söylüyor. Böyle tarihi yerler, işin ehli olan ve ciddi hizmet yapacak insanlara verilmesi gerekiyor.’’ dedi.

Gaziantep’te açık sözlülüğü ve dobra açıklamaları ile tanınan siyasetçi ve işletmeci Erol Satıloğlu ile Gaziantep’teki hizmet sektöründeki pahalılığı ve yapılması gerekenler üzerine konuştuk. Konu hakkında önemli açıklamalar yapan Satıloğlu, denetimlerde eksiklikler olduğunu belirterek, şunları söyledi:

* Yakın zamanda Gaziantep’te halı ve dünya karate şampiyonası düzenlendi. Hatta kafemize diğer ülkelerden gelen sporcular oldu. Onlarla sohbet ettik. Dışardan gelen insanların en fazla şikayet ettiği şey, gastronomi kentinin neden bu kadar pahalı olmasıdır.

* Bugün en basitinden söyleyecek olursak, nohut dürümü 15-20 TL olmuş. Nohudun kilosu ne kadar? Şimdi burada anormal bir durum var. Tamam Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Gaziantep’i turizm ve gastronomi de bir yerlere getirmek için çabalıyor. Fakat, uygulama da sıkıntı var. Ya esnaftan kaynaklı, ya da denetim eksikliğinden dolayı bir sıkıntı var. Bir yerde bir eksik var. Şapkamızı çıkartıp önümüze koyup, kendi eksiklerimizi görmemiz lazım.

* Geçen gün dışarıdan gelen misafirlerimiz, kale altındaki kır kahvesine gitmişler. Mekânın içerisi, tuvaletleri leş gibiymiş. Adama sormuşlar, burayı işleten kim? Adam demiş, buranın işletmecisi Cizreli birisi. Vatandaş gelmiş bize, ‘Sizler Anteplisiniz. Neden böyle mekânları Anteplilere vermiyorlar’ diyorlar. Bende onu söyleyen kişiye, buranın kiraya verildiğinden bile bizlerin haberi yok dedim.  

* Her şehirde yaşayan, oranın evladıdır, sahibidir. Fakat, bu vatan için canını vermiş, kanını dökmüş insanlar kadar, böyle tarihi yerlere kimse emek veremez. Bir zamanlar, Doğu’dan gelen insanlar, kötü bir şey olduğu zaman Antepliyiz derlerdi. İyi şeylerde ise kendi memleketlerini söylerlerdi. Ve o şekilde Gaziantep ismini lekeleyip gittiler. Burada yöneticilerimiz de bir sıkıntı var.

* Evet turizm de hareketlilik ve güzel yapılan işler de var. Mesela eski Hösükoğlu fırını vardı. Orası yıkıldı, çok güzel bir kebapçı yapıldı. Şimdi orası kebapçılar sokağı oldu. Ama oradaki tarihi bir kahvenin de, iyi bir işletmeci de olmasını düşünüyorum. Burada belediyelerin biraz Gazianteplilere öncülük vermesi gerektiğini düşünüyorum. Bizler Gaziantepliler olarak para için değil, hizmet için varız. Bizim bugün gidecek bir köyümüz dahi yoktur. Bu nedenle, böyle yapılan yanlışlardan dolayı mustaribiz.

* Bir halı fuarı olduğunda, otel fiyatları anormal derece de artıyor. Bu işlerin olmaması için ya turizm müdürlüğünün denetimleri artmalı, ya da bir fiyat belirlenmeli. Bu şekilde turizm kenti olamayız.

* Bir tarafta baklava 40 TL, diğer tarafta 300 TL. Bunun arasında çok uçuk rakam var. Bu durum mantıklı değil. Biz fıstık mı yiyoruz, bezelye mi? Burada anormal bir durum var. Bence, bunun bir standardı olmalı. Bir alt bir üst fiyat belirlenmeli, işletmelere bu fiyatın altında ya da üstünde baklava satışı yapamazsın denilmeli.

* Serbest piyasa ekonomisi var. Bu düşünceye katılıyorum. Niye? Bugün İbrahimli’deki bir dükkan ile Hacıbaba’daki dükkanın kirası bir değil. Üniversitedeki dükkânın kirası ile Düztepe’deki dükkânın kirası bir değil. Bu fark, hizmet sektöründe fiyata yansıyor. Ama anormal yansıyor.

* Diğer bir sıkıntı ise uyarı yapılmadan işyerleri ve esnafa ceza kesilmesi. Bir dükkanın, bir işyerinin bir kusuru olduğunda, uyarı yapılmadan direk ceza kesiliyor. Önce bir uyarı yap kardeşim. Uyarı yaparsın, aynı yanlış yine yapılırsa ceza kesersin. Ama kurumlar ve belediyeler, yeri geliyor direk olarak ceza kesiyor. Böyle olmaz kardeşim. Zaten esnaflar, işletmeler zor durumda. Direk ceza keserek, sen hizmet sektörünü düzeltemezsin.

* Devlet, evladına kızabilir, kulağını da çekebilir. Ama nefes borusuna elini basamazsın. O zaman, sen baba olamazsın. Devlet, babadır zaten. Burada bir eksiklik var. İnşallah düzeltilir.