SERVET BOZKURT YAZDI.

Korona virüsün ikinci dalgası, dünyada ve ülkemizde sert geçiyor.
Özellikle havaların soğuması ve kış aylarına girilmesinin ardından, vaka ve ölüm sayılarında ciddi artışlar yaşanıyor.
Ülkemizde siyasetçisinden bürokratına, gazetecisinden sağlıkçısına…
Halkın her kesiminde virüs bulaşan insanları görüyoruz…
Tabi ki, hayatını kaybedenleri de.
Şu anda büyükşehirlerde ve Gaziantep’te hastanelerin yoğun bakımları dolu.
Yer bulunamıyor.
Hasta olanlar, virüs bulaşanlar mağdur.
Son günlerde, ülkemiz vaka sayısı bakımından dünya ve Avrupa da ilk sıralarda yer almaya başladı.
Ama…
Bu tabloya rağmen, hala sokağa çıkma yasağı tam olarak uygulanmıyor.
İngiltere, Yunanistan gibi çoğu ülke, günler öncesinden sokağa çıkma yasağı ilan etti.
Ancak, bizde durum ciddiyetini korurken hala tam anlamıyla adım atılmıyor.
Ne bekleniyor, daha ne kadar insanımızın hayatını kaybetmesi bekleniyor?…
Anlamıyor.
Ha, ekonomik endişeler ve ülkenin ekonomik durumundan dolayı bu karar alınmak istenmiyor olabilir.
Ancak, bir insanın hayatı bile ekonomiden; paradan daha değerlidir.
O nedenle, bir an önce kısıtlama kararı alınmalı.
Bu işin uzmanı olan hekimler, tabip odaları, profesörler, siyasetçiler…
Hemen hepsi kesintisiz 14 gün sokağa çıkma yasağı ilan edilmesi gerektiğine dikkat çekiyor.
Bende onlarla aynı görüşteyim.
En az iki haftalık kesintisiz bir karantina uygulanmalıdır diye düşünüyorum.
Yok bu adım çok acil bir şekilde atılmazsa, sevdiklerimizi; yakınlarımızı, ailemizi kaybedebiliriz.
Belki bu illetten dolayı biz de hayatımızı kaybedebiliriz.
Kim bilir.
Onun için derhal kısıtlamaya gidilmesi gerektiğini ifade ediyorum.
Son olarak, yarın çok geç olabilir diyerek, sözlerimi noktalıyorum.
Kalın sağlıcakla.